Ana Menü
   ANA SAYFA

   İLETİŞİM

   SİTEDE ARA

   SİTEYİ ÖNER

   BASIN BÜROSU

   ŞEHİTLER ALBUMÜ
Bir Ayet - Bir Hadis
Bir Ayet:
''Apaçık Kitab'a andolsun; Gerçekten Biz onu mübarek bir gecede indirdik, gerçekten Biz uyaranlarız. Ki onda (o gecede) her hikmetli iş ayrılır.'' (Duhan: 2-4)

Bir Hadis:
Güneşin üzerine doğduğu en hayırlı gün Cuma günüdür. Adem (as) o gün yaratılmış, o gün cennete konulmuş, o gün cennetten çıkarılmıştır. Kıyamet de ancak Cuma gününde kopacaktır. (Müslim, Cum'a 5)
En Son Eklenenler
Hizbullah Cemaati...

Hizbullah Cemaati...

Cemaati Rehberi M...

Hizbullah Cemaati...

Hizbullah Cemaati...

HİZBULLAH REHBERİ...

Hizbullah Rehberi...

Hizbullah Cemaati...

Hizbullah Cemaati...

ŞEHADETİNİN 23. Y...

HİZBULLAH CEMAATİ...

HİZBULLAH CEMAATİ...

HİZBULLAH CEMAATİ...

MUHTEREM EDİP GÜM...

ŞEHADETİNİN 22. Y...

Hizbullah Cemaati...

MUHTEREM EDİP GÜM...

MUHTEREM EDİP GÜM...

ŞEHADETİNİN 21. Y...

HİZBULLAH REHBERİ...

HİZBULLAH REHBERİ...

HİZBULLAH BASIN B...

HİZBULLAH REHBERİ...

HİZBULLAH REHBERİ...

HİZBULLAH REHBERİ...

HİZBULLAH REHBERİ...

HİZBULLAH REHBERİ...

YENİ ZELANDA’DAKİ...

ŞEHADETİNİN 19. Y...

HİZBULLAH REHBERİ...

HİZBULLAH REHBERİ...

HİZBULLAH BASIN B...

KANLA BESLENEN OYUN

Halkımızın bakışlarını onlarca yıldır celp eden büyük tiyatro oyununun kim bilir kaçıncı perdesi gösterime sunuluyor. Gözlerimizin önünden kayan perdelerde gördüğümüz senaryoların çoğu birbirine benziyor. Çoğu zaman aynı oyuncular kullanılıyor sahnelerde. Oyun canlılığını yitirince gerilimi yükselten birkaç olayla seyirciler bir kez daha cezp ettiriliyor. Askerlerden ya da dağdaki gençlerden birkaçının kurban edilmesi gerilimi zirveye çıkarıyor. Birkaç zavallının kanı gözleri bir kez daha sahneye kilitliyor. Ülkenin yazar, çizer ve gazetecileri her zamanki gibi oyunun uzmanı kesiliveriyorlar. Bol şovlu ekranlarda boy gösteriyorlar. Gerilim azalınca, acılar evlatlarını yitiren ailelerin evlerine kilitlenince “yolcu yolunda” misali her şey normale dönüyor. Bundan sonra yeni sahneler için hazırlıklar yapılıyor.

Adaletin geçerli olduğu, iktidarları halkın iradesiyle tesis edilen sistemlerin insanları böylesi tiyatro oyunlarından mahrum yaşarlar. Kimsenin kimseyi aldatmadığı, zihinsel kargaşaların bulunmadığı yerlerde farklı şekillerde işler hayat çarkı. Adalet içinde, eşitçe ve paylaşarak hayatını sürdürür insanlar. Halktan kopuk, tehdit eden, ezen, sömüren, dışlayan, inkâr eden ve dayatan anlayışların esamisi okunmaz buralarda. Müslüman filozoflarının “Medine-i Fazıla” diye adlandırdıkları numune bir anıt gibi yükselir İslam şehirleri. Buralarda halkın dini, dili ve rengine ceza kesilmez. Saygı, sevgi ve muhabbet bağları çelik halatlardan daha metin ve güçlüdür. Zengininden fakirine, köylüsünden kentlisine saygı ve muhabbet sarar kuşakları. İnsanlar makam, mevki ve para peşinde ayakkabı eskitmezler. Büyük bir takva yarışı sarar yediden yetmişe şehrin nezih çehrelerini. Hayaller kenti değil, kahramanların, onurluların, şereflilerin ve insanlığa yol gösteren simaların memleketidir burası. Vahyin zelal suyunda yıkanmış, cennetten yeryüzüne yansıyan güzelliğin bereketli coğrafyada anıt gibi yükselttiği Peygamber (sav)’in devletidir burası.

Yeniden büyük bir tiyatro salonuna çevrilen ülkemize dönüyoruz. Perdeleri peyderpey gösterime giren bu büyük tiyatronun bir de geçmişi var. Yoksulluklar ve çaresizlikler içinde ağır şartlarla örülen zor bir hayata duçar olmuştu halkımız. Düşmanı ülkeden kovmanın namus ve onur meselesi olduğu bilinciyle kelle koltukta, Kürdüyle, Türküyle, Çerkeziyle omuz omuza veren insanımız cepheden cepheye koşarak büyük bir mücadele başlattı. Gâvurun işgaline uğramıştı ülke. Din ve namus elden gidiyordu. Tepemize dikilecek dinsiz frengin hükmü altında yaşanamazdı. Ülke kurtarılmalıydı. Yeni nesiller özgürce yaşamalıydı.

Onur savaşını alnının akıyla verdi aç, sefil ve perişan halkımız. Ağır bedeller ödedi. Binlerce insanın kanıyla sulandı coğrafya. Yorgun düşmüştü halk. Yiyecek bir parça ekmekten yoksundu. Ancak, gam yemiyordu. Ülkeyi temizlemişti gâvurlardan. Kuru ekmeğe, hatta açlığa da razıydı. Çünkü kurtarmıştı dini ve namusu.

Düşman çekip gitti. Ancak ruhunu, aklını, zihnini ve mantığını bıraktı topraklarımızda. Halkı aşağılayan, hor gören, dışlayan, dinini, inancını, dilini ve kültürünü yok sayan ruhunu saldı içimize. Bir ahtapot gibi sardı dört tarafımızı. Kimi zaman bizi yerdi, ağır hakaretlerde bulundu. Bize en münasip gördüğü yer darağaçları oldu. Kimi zaman zindanlara tıkadı uzunca yıllar. Kimi zaman uzak yerlere sürgünlere gönderdi. En değerli varlıklarımızı aldı elimizden. Bir bir çullandı annemizin ak sütü gibi helal olan haklarımıza.

Her şeye rağmen bize boyun eğdirip uysal koyuna dönüştüremediler. Büyük bir tiyatro oyunuyla önümüze çıktılar. Zihinlerimizi meşgul, sermayemizi çarçur etmek istiyorlardı. 35 yıldır aynı tiyatronun farklı sahnelerini perdeliyorlar. Bu oyunun görünen ve görünmeyen yönetmenlerini çoğu zaman aynı şahıslar oluşturuyor. Oyuncular da değişmiyor. Ancak tiyatro çarkının dönmesi ve kazanın kaynaması için bol yakıta ihtiyaç duyuluyor. Oyunu heyecanlı hale getirip yetmiş milyonun dikkatlerini bir noktaya yönlendirmek istiyorlar. Gerilimin artması için daha çok canın yanması ve daha çok mazlumun kanının akmasına ihtiyaç duyuluyor. Karşılıklı ateşlenen silahların mermileri ortalığı kan gölüne çeviriyor. Oyunu daha cazip hale getirmek için çabalayan yönetmenler daha fazla gerilim istiyor. Bu sefer Roboskili çocuklardan 34 tanesi uçaklardan atılan bombalarla yakılıyor. Halkın evine ateş düşüyor. Evlerinin eşiklerini kan tutuyor. En büyük yönetmen, paramparça olmuş gövdelere kan parası ödediklerini söyleyip olaya son noktayı koyuyor. Yeni kanlar, yeni kurbanlar gerekiyor. Çünkü yetmiş milyonun dikkatlerini celp etmek gerekiyor. Çünkü yönetmenler daha fazla gerilim istiyor.

Bizi aşağılayıp emeğimizi heder edenler yeni oyunlar kurarak, daha fazla gerilim için çocuklarımızın kanlarına dadanarak tiyatroya devam ediyorlar…

M. Emin Çelik
 

Diger Basliklar
   ÜMMETİN SABRINI TAŞIRMAYIN!
   TÜRKİYE'NİN ÇIKMAZLARI VE ALTERNATİFLER
   ZİNDANDAKİ MÜSLÜMAN HASTALAR VE CUMHURBAŞKANININ VİCDANI
   DÜNYANIN GÖZÜ ÖNÜNDE MÜSLÜMAN KATLİAMI
   KANLA BESLENEN OYUN
   MUSTAZAFLAR HAREKETİ'NE UZANAN SÜREÇ
   İSLAM'A TAHAMMÜLSÜZLÜĞÜN SON ŞEKLİ
   ÖNEMLİ BİR AŞAMA...
   NASIL BAŞARABİLİRİZ?
   SOSYAL MEDYA FELAKETİ
   KUDÜS KÜRDİSTAN'IN NERESİNDE?
   HİZBULLAH'IN KARDEŞLİK ÇAĞRISI
   BEŞ GÜZEL İNSAN
   HİZBULLAH NASIL OLMALI?
   HİZBULLAH'IN MANİFESTOSU VE İSLAMİ KESİM
   ŞEHİD REHBER VE KAÇIRILAN FIRSATLAR
   BİR HALKIN ACISI
   KÜRDLERİN HAKLARI
   KÜRDLERİN ÖZE DÖNÜŞ ZAMANI
   ÇOCUK KATİLİ!
İlan ve Mesajlar
 
 
 
Şehid Rehber
Şehidlerin Hayatı
Savunmalar
Manifesto


K. Dilinden Hizbullah


Anasayfa | Videolar | Arama | Siteyi Öner | Mobil | İletişim | Yukarı Git