Toplumun temel dinamiklerinin belki de en önemli sınıfını oluşturan işçi kardeşlerimle hasbihal etmek istedim.

Madem bu günler dünya işçiler günü olarak kutlanıyor, kendimde bir işçi olarak sorunlarımız, sıkıntılarımız…

Velhasıl bu günlerimiz, yarınlarımız ve umutlarımız hakkında konuşmak istedim.

Allahu Teala’nın, Peygamber Efendimizin(sallallahu aleyhi vessellem)bizlere vermiş olduğu değerden…

Bunun yanısıra; bizim ismimiz kullanılarak, bizim haklarımızı zalimlerden alma adı altında (örgütlenip)kalkıp da, bize yaptıklarından ve sonuçlarından bahsetmek istiyorum.

Evet her asırda gözü dönmüş, ihtiraslarını kendilerine rab edinmişlerin sömürü gözüyle bakıp durdukları, gerçekte kendi nefislerinin tatmini adına yaşamayı layık gördükleri bir kesim olarak yaşayıp durduk…

Firavun’nun ihtişamını gösterme adı altında, piramitlerin yapımında çalıştırıldık, hayır çalıştırılmadık o koca kütlelerin altında bir parça kuru ekmek adına binlerce kardeşimizle orada can verdik.

Bugünün insanları, o piramitleri dünyanın sayılı harikaları arasında zikrederken, acaba aralarında bizlerden haberdar olan var mı?

Veya piramitlerin gizemini araştıranlar, bizim ölüm gizemimizin de farkına varıyorlar mı?

Bugünün dünyasında açlık sınırının altındaki asgari ücretlerle geçinmeye zorlandık…

Alım gücümüzün düşüklüğünden dolayı çoluk çocuğumuzla dışarı çıkamaz olduk, aman haa çocuklarımız bu reklamı görmesinler diye tvlerimizi zapinglemeye başladık.

Hele birde bizim adımıza yönetime gelenlerin bize yaptıkları bizlere ayrı bir kabus yaşatır oluşları…

Proleterya devrimi denilip on binlercemizi istikameti ölüm olan trenlere bindirildik, o günden sonra bu kez sözde yoldaşlarımızın zulmüne maruz kaldık.

Stalinlerle ölüm trenleriyle tanıştık, Mao’yla bugünün emperyalist dünyasına günlüğü 3-4 dolar’a jean yetiştirmeyle meşgul körpecik gençlerimiz…

Adımıza dünyanın her yerinde yönetimleri ele geçirmek için partiler kuruldu. Her dilde, her lisanda İşçi sınıfını vurgularcasına adımız kullanıldı…

İngiliz’inden, Türk’üne, Rus’ndan Yahudi’sine, Kürdün’den Çİn’ine vb…

Gel gör ki biz, bu partiler ve hükümetlerden de, ölüm, sürgün, zülüm ve sömürüden başka bir şey görmedik …

Holding ağaları sırtımızdan koca koca gökdelenleri dikerken, bizleri sigortasız çalıştırmak için bin dereden su taşıyorlardı… ve biz tvlerden seyrederken bu gökdelenleri “ahhaa oğlum-ahhaa kızım bu gökdelen benim patronumun” diyip içimizden bir ah çekiyor, çektiğimiz sıkıntıları, dolmuş gözlerimizle yutkunuyoruz!…

Neden mi? Sorusu da garip ama soruldu bir kere…

Çünkü şairin dediği gibi ;

Dokuz kişiye bir pul, bir kişiye dokuz

Bu taksimi kurt yapmaz, kuzulara şah olsa…

Bu taksimi yapanlar kurt değil, fakat kurt’dan da aşağı kalır yanı olmayan, et obur, hak obur, hukuk obur, kan obur, emek obur, alınteri obur, kişilik ve karekter obur ve ve ve obur insanlardı…

Oysa 1400 yıl once gönüller Sultanı ve Sevgilisi Hz. Muhammed(sallallahu aleyhi vessellem)uyarıyordu;

-Ebu Hureyre’den (r.a) rivayet edildiğine gore Resulullah(Sallallahu aleyhi vessellem) şöyle buyurdu;

Üç sınıf insan vardır ki, kıyamet günü ben bunların hasmıyım. Ve ben kimin hasmı oldu isem kıyamet günü onu mağlub ederim.

Birincisi o kimse ki, bana (benim adımı anarak) söz verir de sonra ahdini bozar.

İkincisi o kimsedir ki hür bir kimseyi köle diye satar da pahasını yer.

Üçüncüsü o adamdır ki, bir işçi tutup çalıştırır da ücretini tam vermez (sünen-i ibn-I Mace 2442)

-Abdullah bin Ömer’den(R.a) rivayet edildiğine göre Resulullah(Sallallahu aleyhi vesselem) şöyle buyurdu;

İşçiye ücretini teri kurumadan önce veriniz. (sünen-i ibn-I Mace 2443)

Ama kulak tıkayanlar tıkıyor, bizim adımıza hak iddia edenlerde sömürü ordusuna ilhak oluyor, Peygamber varisleriyse tüm bu olanlara diş bileyip, İlahi bizleri adaletinle hüküm verecek güç ve kuvvete ulaştır deyip, bunun uğraş ve telaşını veriyorlardı…

Hiç bir sömürünün malzemesi olmadan, tüm sömürücülerin karşısında Hz. Muhammed(sallallahu aleyhi vessellem) ve Kerbela Şehidi Hz. Hüseyin(R.A)gibi dimdik durup…

Allah’dan başka tüm kırıntı ilahcıklara pirim vermeden Hüseyin’i duruş gösteren…

Emperyalizim-Kapitalizim-Kominizim-Sosyalizim-Nasyonalizim ve sonu zim-zim ile biten tüm çağdaş Firavunlara karşı gögsünde iman ve alın teriyle direnen Ebuzerlere…

Sağa sola yalpalamadan, hakkımızı Allah’ın adalati doğrultusunda almaya gayret eden çilekeş işçi kardeşlerime selamların en güzeli olsun…

TUZAK KURANLARIN EN HAYIRLISINA EMANET OLUNUZ

İSLAM HANİFOĞLU